Fatih Altaylı, Türk dizi yapımcılarına yönelik başlatılan soruşturmanın, geçmişteki FETÖ operasyonlarına benzer bir görüntü verdiğini ifade etti ve bu durumun sektör üzerindeki olumsuz etkilerini vurguladı.

Rekabet Kurulu, Med Yapım, Ay Sanat Prodüksiyon, MA Distribution, Yek Teknoloji Pazarlama ve Key Networks Holding hakkında, yerli dizilerin yurt dışına dağıtımındaki ve iş gücü piyasalarındaki rekabeti kısıtlayıcı eylemler nedeniyle soruşturma başlattı.

Coşkun Aral’ın çektiği fotoğraflar “Yüreğimde Filistin” konulu anma pulu oldu. Coşkun Aral’ın çektiği fotoğraflar “Yüreğimde Filistin” konulu anma pulu oldu.

Fatih Altaylı, YouTube kanalında yaptığı açıklamada, Rekabet Kurumu’nun Türk dizi yapımcılarına yönelik yürüttüğü soruşturmanın, geçmişte FETÖ tarafından gerçekleştirilen operasyonlara benzerlik gösterdiğini belirtti.

Altaylı, FETÖ'nün, Türk dizi sektörünün yabancı pazarlardaki başarısının Amerikan istihbaratı tarafından rahatsızlık yaratmasına neden olduğunu belirterek, o dönemde televizyon yapım şirketlerine açılan soruşturmaların aslında FETÖ eliyle bir Amerikan operasyonu olduğunu öne sürdü.

Altaylı, 2010’lu yıllarda yaşanan süreçte, Türk dizi sektörünün Hollywood’u ciddi şekilde rahatsız ettiğini, Güney Amerika pazarında ön plana çıktığını ve Orta Doğu ile Kuzey Afrika’da Amerikan dizilerinin önüne geçtiğini vurguladı. Bu bağlamda, FETÖ’nün, Türk dizi yapımcılarının yabancı kanallarla yaptığı sözleşmeleri ele geçirip bunları Amerikan istihbaratına teslim ettiğini iddia etti.

Rekabet Kurumu’nun son soruşturmasının, Türk dizi yapımcılarının rekabete aykırı hareketleri üzerine kurulu olduğunu belirten Altaylı, bunun gerekliliğinin sorgulanması gerektiğini söyledi. “Eğer rekabeti ihlal eden bir durum varsa, elbette ki bu Rekabet Kurumu’nun ilgisini çeker,” diyen Altaylı, Türkiye’deki dizi yapımcılarının pazar hakimiyetinin, rekabet kurallarını ihlal edecek düzeyde olmadığını savundu.

Soruşturmanın merkezinde, yapımcıların, yüksek reyting alan dizileri satın alan müşterilere, daha düşük reytinge sahip dizileri de alma zorunluluğu getirmesi olduğu belirtiliyor. Altaylı, bu durumun uluslararası dizi pazarlama standartlarıyla örtüştüğünü ifade ederek, “Hollywood’da da benzer uygulamalar vardır. İyi filmlerle birlikte daha düşük kalitedeki filmleri de almak zorundasınız,” dedi.

Rekabet Kurumu’nun bu tür uygulamaları engellemeye çalışmasını eleştiren Altaylı, Türkiye’nin dizi ihracatının önemli bir döviz kaynağı olduğuna dikkat çekti. “Amerika’da bu tür uygulamalara müdahale eden hiçbir kurum yok. Oradaki yapımcılar, döviz kazanırken, burada bunun engellenmesi, sektörün gelişimine darbe vurur,” diye ekledi.

Altaylı, Rekabet Kurumu’nun bu soruşturmasının, geçmişte FETÖ’nün gerçekleştirdiği operasyonlarla benzerlikler taşıdığını savunarak, bu tür müdahalelerin sektörde kaygılara yol açtığını dile getirdi. “FETÖ’nün hâlâ çeşitli yerlerde var olup olmadığını bilmem, ancak Rekabet Kurumu’nun bu eylemleri, geçmişteki operasyonları hatırlatıyor,” ifadelerini kullandı.

Kaynak: WOLA