Türk ve Ermeni sanatçılardan Karen Arakel, Armen Gevorkian, Hakan Gürbüzer, Vav Hakobyan, Mesut Karakış ve Daron Mouradian’ın eserlerini bir araya getiren sergi Ağrı Dağı'nın kültürel mirasına olan yansımalarını vurguluyor.
Ağrı Dağı'nın efsanelerle dolu ve çok katmanlı tarihinin etkisinde şekillenen bu sergi, her sanatçının kendine özgü tarzıyla bu kadim dağın kültürel mirasına olan yansımalarını vurguluyor.
Rusya'nın St. Petersburg şehrindeki prestijli Erarta Müzesi'nde gerçekleşen sergi, iki komşu halkın ortak geçmişine ışık tutarken, geçmişten doğan yaratıcı potansiyeli de gözler önüne seriyor. Ağrı Dağı'nın hem fiziksel hem de simgesel gölgesi altında birleşen eserler, sanatın gücünü ve insanlık için birleştirici rolünü hatırlatıyor. Sergi, Erarta Müzesi tarihinde bir ilki gerçekleştirerek, birbirinden farklı sanat akımlarını tek bir çatı altında buluşturuyor.
Sergide, Karen Arakel, Armen Gevorkian, Hakan Gürbüzer, Vav Hakobyan, Mesut Karakış ve Daron Mouradian’ın eserleri yer alıyor. Bu sanatçılar, sürreal kompozisyonlardan soyut dışavurumculuk, deneysel sanat, Neo-Rönesans, Neo-Pop art, ve hiper-realizm gibi farklı tarzlarda eserler sunuyor. Sergi, yaşam, ölüm ve din gibi evrensel temaları işlerken, aynı zamanda günlük yaşamın sıradan detaylarına da odaklanıyor.
“Ağrı Dağı’nın Gölgesinde” sergisi, Türk ve Ermeni sanatının çağdaş gelişimine dair eşi benzeri olmayan bir deneyim sunuyor. Sergi, hem tarih, mitoloji ve sanatın kesişiminde hem de bu kültürel mirası farklı sanatsal yaklaşımlarla yorumlama fırsatı sağlıyor. İzleyicilere, iki halkın sanatsal gelişimlerini keşfetme imkânı sunan sergi, sanatın farklılıkları bir araya getirme gücünü kutluyor.
Sergi, 23 Mart 2025 tarihine kadar ziyaret edilebilecek.
