Aktüel

İsrailli yayıncılara ve kurumlara karşı tarihin en büyük kültürel boykotu başladı

Filistin Edebiyat Festivali PalFest’in öncülüğünde 1000'den fazla yazar, İsrail kültür kurumlarıyla çalışmayacaklarına dair söz verdi; 24 saat içinde 5.000'den fazla yazar ve edebiyatçı destek mesajı yayımladı.

Abone Ol

Filistin Edebiyat Festivali PalFest’in öncülüğünde 1000'den fazla yazar, İsrail kültür kurumlarıyla çalışmayacaklarına dair söz verdi; 24 saat içinde 5.000'den fazla yazar ve edebiyatçı destek mesajı yayımladı.

Başlatılan kampanya, 21. yüzyılın en derin ahlaki ve politik krizine dikkat çekiyor. 1000'den fazla yazar ve edebiyat profesyoneli, Filistin halkının mülksüzleştirilmesine ortak olan İsrailli yayıncılara karşı birleşti. Bu boykot, 25 saat içinde 5.000 imzayı aşarak edebiyat dünyasının Gazze'deki duruma karşı güçlü bir duruş sergilediğini gösteriyor.

Yazarlardan gelen açıklamada, İsrail'in Gazze’deki saldırılarının acımasızlığına vurgu yapıldı. Ekim ayından bu yana en az 39.363 Filistinlinin öldüğü, bunun da yüzyılın en büyük savaşlarından biri olduğu belirtildi. Açıklamada, İsrailli yetkililerin Gazze halkını ortadan kaldırma niyetleri olduğu ve bu durumun 75 yıllık yerinden edilme, etnik temizlik ve apartheid ile sonuçlandığı vurgulandı.

Kampanyaya katılan yazarlar, kültürel alandaki işbirliklerinin Filistinlilere zarar verdiğini belirterek, ayrımcı politikalar ve uygulamalarla ortak olan İsrail kültür kurumlarıyla çalışmayacaklarına dair söz verdiler. "Bu kurumlarla çalışmak, Filistin halkının uluslararası hukukta güvence altına alınan haklarını inkar etmek demektir," diyen yazarlar, meslektaşlarını bu taahhüde katılmaya çağırdı.

Bu kitlesel boykot, edebiyat dünyasının adaletsizliğe karşı durma ve Filistin halkının haklarını savunma konusunda kararlı bir tavır aldığını gösteriyor.

DESTEK VEREN İSİMLERİN TAM LİSTESİ İÇİN TIKLAYINIZ

Dünyaya duyurulan açıklama şu şekilde,

Yazarlar, yayıncılar, edebiyat festivali çalışanları ve diğer kitap çalışanları olarak, 21. yüzyılın en derin ahlaki, politik ve kültürel kriziyle karşı karşıya olduğumuz bu mektubu yayınlıyoruz. Filistinlilerin karşı karşıya kaldığı ezici adaletsizlik inkar edilemez. Mevcut savaş evlerimize girdi ve kalplerimizi deldi.

Acil durum burada: İsrail Gazze'yi yaşanmaz hale getirdi. İsrail'in Ekim ayından bu yana tam olarak kaç Filistinliyi öldürdüğünü bilmek mümkün değil çünkü İsrail ölüleri sayma ve gömme yeteneği de dahil olmak üzere tüm altyapıyı yok etti. İsrail'in Ekim ayından bu yana Gazze'de en az 39.363 Filistinliyi öldürdüğünü ve bunun bu yüzyılda çocuklara yönelik en büyük savaş olduğunu biliyoruz.

Bu bir soykırımdır, önde gelen uzman akademisyenler ve kurumlar aylardır bunu söylüyor. İsrailli yetkililer Gazze halkını ortadan kaldırma, Filistin devletini imkansız kılma ve Filistin topraklarını ele geçirme motivasyonlarından açıkça bahsediyor. Bu, 75 yıllık yerinden edilme, etnik temizlik ve apartheid'in ardından geliyor.

Kültür, bu adaletsizliklerin normalleştirilmesinde önemli bir rol oynamıştır. İsrail kültür kurumları, genellikle doğrudan devletle birlikte çalışarak, onlarca yıldır milyonlarca Filistinlinin mülksüzleştirilmesini ve baskı altına alınmasını gizlemek, gizlemek ve sanat yıkamak konusunda önemli rol oynamıştır.

Oynayacağımız bir rol var. Apartheid ve yerinden edilmeyle ilişkilerini sorgulamadan İsrail kurumlarıyla vicdanımız rahat bir şekilde ilişki kuramayız. Bu, Güney Afrika'ya karşı sayısız yazarın aldığı bir pozisyondu; orada apartheid'e karşı mücadeleye katkılarıydı.

Bu nedenle: Filistinlilerin ezici baskısına ortak olan veya sessiz kalan İsrail kültür kurumlarıyla çalışmayacağız. Yayıncılar, festivaller, edebiyat ajansları ve yayınlar dahil olmak üzere İsrail kurumlarıyla işbirliği yapmayacağız:

1-      Ayrımcı politikalar ve uygulamalar yoluyla veya İsrail'in işgalini, apartheidini veya soykırımını aklamak ve meşrulaştırmak da dahil olmak üzere Filistin haklarının ihlal edilmesine ortak olanlar veya

2-      Filistin halkının uluslararası hukukta güvence altına alınan devredilemez haklarını hiçbir zaman kamuoyu önünde tanımadık.

Bu kurumlarla çalışmak Filistinlilere zarar vermektir ve bu nedenle yazar, çevirmen, çizer ve kitap çalışanı meslektaşlarımızı bu taahhütte bize katılmaya çağırıyoruz. Yayıncılarımızı, editörlerimizi ve temsilcilerimizi bir duruş sergilemek, kendi katılımımızı, kendi ahlaki sorumluluğumuzu kabul etmek ve İsrail devleti ve suç ortağı İsrail kurumlarıyla etkileşimi durdurmak için bize katılmaya çağırıyoruz.