Özlem Yenigül, sergisinde ev ve aidiyetin dönüşümünü araştırarak, mekan ve birey arasındaki duygusal bağları geniş ölçekli tekstil, eskiz ve kabartma baskılarla vurguluyor.
Özlem Yenigül, "Her Yerde Evinde Hissetme İsteği" adlı ilk solo sergisi aidiyet ve ev kavramını inceliyor.
2 Mart 2025’a a kadar görülebilecek olan bu sergi, insanın yaşadığı alanlarla olan karmaşık ilişkisinin derinliklerine iniyor. Özlem Yenigül, sergide ev kavramını ve aidiyetin dönüşümünü araştırarak, mekan ile birey arasındaki duygusal bağları vurgulayan geniş ölçekli tekstil eserleri, eskizler, nişasta ile şekillendirilmiş kumaş kalıpları ve yüksek kabartma baskı çalışmalarını sunuyor.
Sanatçı, mekanların kimliğini kişisel nesnelerle şekillendiriyor. Tufting ve punch-iğne gibi geleneksel tekniklerle ev eşyalarının temsillerini yaratırken, kadın figürlerinin entegrasyonu da kadınlık ile ev arasındaki bağı simgeliyor. Yenigül, ayrıca dantel ve mutfak eşyaları gibi gündelik nesneleri kullanarak, evin sembolik kimliğini betimliyor. Sergi, izleyicilerine ev, kimlik ve aidiyetin sürekli değişen dinamiklerine dair sürükleyici bir meditasyon sunuyor.
Yenigül’ün sanatsal bakış açısı, Martin Heidegger’in "ikamet etme" kavramıyla da bağlantılı. “Her mekan, insanlarla karşılıklı değişim içinde etkileşime girer. Müdahale her zaman karşılıklıdır.” diyen sanatçı, mekanların duygusal bağlarla nasıl kimlik kazandığını vurguluyor. Bu sergi, Özlem Yenigül'ün sanatsal pratiğiyle derinleşen bir keşif olarak, izleyicilere çok katmanlı ve kişisel bir deneyim sunuyor.