Milliyet Gazetesi’nin 35. kez düzenlediği Haldun Taner Öykü Ödülü’nün sahibi, Tuncer Erdem oldu. Erdem, ödülünü, “Kötü Tabiat, İyi Doğa” adlı kitabıyla kazandı. Ödül, Haldun Taner anısına verilen en prestijli edebiyat ödüllerinden biri olarak, Türk edebiyatına önemli katkılarda bulunan eserleri ödüllendiriyor.
Erdem’in ödüllü kitabı, parça-bütün ilişkisini ele alarak kurduğu felsefi ve şiirsel anlatımıyla dikkat çekti. Seçici kurul, kitapla ilgili değerlendirmesinde, Erdem’in eserinde insanın kötü tabiatı ile doğadaki saflığın zıtlığını çarpıcı bir şekilde işlediğini belirtti. Erdem, kitabında şiirsel öyküler sunarak, insan ve doğa arasındaki çatışmayı ve insanların doğa üzerindeki tahribatını etkileyici bir şekilde anlattı.
Erdem, ödülünü, jüri başkanı Doğan Hızlan’dan aldı. Törende yaptığı konuşmada, Haldun Taner’in adını taşıyan bir ödül kazanmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu belirterek, Taner’in "Sanatçı ne için yaratır?" sorusuna verdiği cevabı anımsattı. Erdem, Taner’in "Yaratmak için yaratır ve elinden başka türlüsü gelmediği için yaratır" şeklindeki görüşünü benimsediğini söyledi. Kitabında, insanın doğaya verdiği zararın yanı sıra, saflıkla iç içe geçmiş bir yaşam öyküsüne de yer verildiğini ifade etti.
Jüri Başkanı Doğan Hızlan, ödüllü kitabı takdim ederken, Haldun Taner ile olan dostluğundan bahsederek, bu ödülün Türkiye’de edebiyatın gelişimine katkı sağlayan çok değerli bir gelenek olduğunu vurguladı. Hızlan, ödülün, edebiyat dünyasında önemli bir iz bırakmayı başaran eserleri ödüllendirmek amacıyla verildiğine dikkat çekti. Kitabın, çizgi ve yazının birleşimi gibi bir etki yarattığını belirten Hızlan, eserin insanı düşündüren derinlikte bir anlam taşıdığını söyledi.
Törende söz alan Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Özay Şendir de, Haldun Taner’in Türkiye edebiyatındaki çok özel yerinden bahsederek, onun adını yaşatmanın kendileri için büyük bir gurur kaynağı olduğunu dile getirdi. Şendir, ödüllü kitabın, doğaya insanın verdiği tahribatı işlerken, şiirsel anlatımlarıyla da dikkat çektiğini söyledi. Ayrıca, Erdem’in 15 yaşından bu yana tanıdığı bir karikatürist olarak, kitabında çizimlerle zenginleştirdiği metni takdirle karşıladığını ifade etti. Şendir, kitabın hem bir öykü kitabı olmanın ötesine geçerek, insanın doğa ile olan ilişkisini şiirsel bir dille ele aldığını belirtti.
Kitabın İçeriği ve Edebiyat Dünyasına Katkısı
Erdem’in kitabı, özellikle insanın doğa ile kurduğu ilişkiye dair çok derinlemesine bir bakış sunuyor. "Kötü Tabiat, İyi Doğa", sadece bir öykü kitabı değil, aynı zamanda derin bir felsefi sorgulama içeriyor. Erdem, kitabında, insanın doğa üzerindeki egemenliği ve bu egemenlik sonucu doğanın uğradığı tahribatı etkileyici bir şekilde aktarıyor. Her bir öykü, doğa ve insan arasındaki çelişkileri ve zıtlıkları ortaya koyarken, aynı zamanda insanın içsel dünyasında yaşadığı çatışmaları da gözler önüne seriyor. Ayrıca, yazara ait çizimler, metinle bütünleşerek eseri görsel açıdan da zenginleştiriyor.
Erdem’in “Kötü Tabiat, İyi Doğa” adlı kitabı, hem içerdiği derin felsefi düşünceler hem de estetik anlatımı ile Türk edebiyatına önemli bir katkı sağlıyor. Kitabın ödüllü bir eser olarak daha geniş kitlelere ulaşması, Türk edebiyatının geleceğine ışık tutacak ve genç kuşaklar için ilham kaynağı olacaktır.