20. yüzyılın en etkili İtalyan sanatçı, tasarımcı ve yazarlarından biri olan Bruno Munari’nin “Meslek Olarak Sanat” adlı kitabı Ayrıntı Yayınları tarafından Betül Parlak’ın İtalyancadan çevirisiyle yayımlandı.

Bu önemli eser, sanatın tasarım ve reklam alanlarına nasıl uyarlanabileceğini derinlemesine ele alırken, grafik tasarım, görsel sanatlar ve reklamcılık gibi çeşitli alanlarda çalışanlar veya eğitim görenler için değerli bir rehber niteliğinde.

Munari’nin yenilikçi yaklaşımları ve tasarım anlayışını yansıtan kitap, sanat ve tasarım arasındaki ilişkiye dair derin düşünceler sunuyor. Kitap, Munari’nin kendi işlerinden örnekler ve çizimlerle zenginleştirilmiş olup, modern sanat sevenler için de ilham verici bir başvuru kaynağı olarak öne çıkıyor.

“Meslek Olarak Sanat”, Ayrıntı Yayınları’nın Sanat ve Kuram Dizisi’nde Betül Parlak’ın İtalyancadan çevirisiyle yayımlandı. Kitap, endüstriyel tasarım, reklamcılık ve grafik tasarım gibi alanlarda vazgeçilmez bir kaynak olarak kabul ediliyor ve Munari’nin Il Giorno gazetesi için yazdığı makaleler ile diğer ilgili yazılarını da içeriyor. İlk olarak 1966’da yayımlanan ve günümüze kadar yirmiden fazla baskı yapan bu eser, sanat ve tasarımın kesişim noktasında önemli bir yer tutuyor.

Ayrıntı Yayınları, “Meslek Olarak Sanat” kitabının ardından, Munari’nin iki önemli eserini daha Türkçede okurlarla buluşturmayı planlıyor. Kitap, raflarda ve internet satış sitelerinde satışa sunulmuş durumda.

BRUNO MUNARİ KİMDİR

Bruno Munari (1907-1998): İtalyan yazar, sanatçı ve tasarımcı Munari sanat, tasarım ve grafik alanlarında 20.yy.’ın en önemli temsilcilerinden biridir. Görsel ve dokunsal deneyleriyle gerçekleştirdiği formun yapısal olanaklarına dair araş­tırmaları yaratıcılığını emsalsiz hale getirmiştir. İlk başlarda fütürizme yakınken giderek bu akımdan uzaklaşmış ve çalışmalarını nesnelerin estetik özerkliği ve renklerle şekillerin derinlemesine araştırılmasına yönlendirmiştir.

Peter Handke’nin “Meyve Hırsızı” romanı Alexia’nın içsel yolculuğuna dair derin bir keşif. Peter Handke’nin “Meyve Hırsızı” romanı Alexia’nın içsel yolculuğuna dair derin bir keşif.

En meşhur eserlerinden biri olan “faydasız makineler” algısal olanaklılıklara dair derinle­mesine araştırmalarını somutlaştırdığı deneysel modellerdir. Munari kariyerinin ilk yıllarında sanatı fütüristik poetika ile yorumlarken ilerleyen aşamalarda basit ve katıksız soyut formları yaratıcı sürecine dahil ederek insanlara sadece maddi anlamda değil aynı zamanda entelektüel ve estetik anlamda faydalı nes­neler sunmayı amaçlamıştır. Araştırmalarında öne çıkan tema önceden belirlen­miş bir programa göre değişken renklerin ve formların derinlemesine incelenmesi ve nesnelerin estetik özerkliği olmuştur. Bu öncülleri endüstriyel tasarım, grafik ve görsel sanatları konu aldığı kitaplarında çeşitli örneklerle so­mutlaştırıp okurlarına sunmuştur.

Sayısız eser bırakmış olan Munari’nin çalış­malarını belli kategorilere sıkıştırmak mümkün olmasa da görsel iletişim ve tasarım, okul kitapları (sanat eğitimi),çocuk kitapları (yaratıcı ve öğretici uygu­lamalarla), endüstriyel tasarım alanlarındaki eserleri gibi başlıklarla anabiliriz

Kaynak: WOLA